Ne zaman bir konferansa ya da herhangi bir konu hakkında yazı yazmak için davet alsam garip bir heyecan sarar benliğimi.
Ne yazabilirim ,hangi konu hakkında konuşabilirim ,salonda kimler olacak ya da bu yazıyı kimler okuyacak ,,,,,bir çok soru zihnim de dolaşır durur ,Eğer beni davet eden kişileri yeterince tanımıyorsan bu durum beni hem kaygılandırır hem de heyecanlandırır
,,,,Bu gün bu yazıyı kaleme alırken işte bu tür duygular içindeyim ,,, birlikte ilk günümüz heyecan ve kaygı dorukta sanki yeni doğan bir bebeği kucağıma alıyor gibi hissediyorum kendimi.
Ben genellikle yeni başlangıçları hep yeni doğan bir bebeğin yaşamla tanışmasına ve yaşamla baş edebilmesi, büyüye bilmesi için çevredekilerin onu nasıl büyüyüp gelişmesine katkıda bulunabilr diye düşünürüm ,,,,
Bu yeni sürece,bu yeni doğan siteye yaşaması ve gelişmesi için ben ne yapabilirim sorusunu kendime sordum .... Ilk aklıma gelen ben burada olmaktan mutluyum Evet mutluyum o zaman verebileceğim şeyler ne ise vermeliyim
.
Bu benim için önemli çünkü ben mutlu isem sizinle olan beraberliğime değer veriyorum anlamına gelir, Sizleri, okuyucuları yazacaklarımla görebileceğim ve benim için özel olacaksınız, Siz beni takip ettikçe ilişkimiz artacak birbirimize bağlanacağız ve sizlerin benden yazmamı isteyeceğiz konular olacak . ben sizlere yanıt verdikçe ilişkimiz daha da güçlenecek ve birlikte büyüyüp gelişeceğiz
Birbirimizin yaşamını bezedikçe zenginleşeceğiz .
Heyecanlı bir serüvenin ilk adımı attık .Birbirimize hoşgeldin diyelim
Yeniden görüşmek dileğiyle hoşçakalın
Prof Dr Ayşe Haznedar Yalın